Elektronikle uğraşan herkesin ortak bir problemi vardır sanırım. Kocaları ya da hanımlarının şikâyetleri. Benim için de durum farklı değil elbette. Hanım dep der ki "Yıllardan beri elektronikle uğraşıyorsun, bir kapı zili bile yapmadın!" Bu "haklı" eleştiriden bir nebze olsun kurtulmak için kendisine bir saat yapmak istedim. Sonuçta zamanımızda hazır modüller ile işler daha kolay... Bir TM1637 4 dijit sayıcı modülü, bir ESP8266 (NodeMCU) ile zaman bilgisini internetten alan bir saat yaptım.
Beni kurtaran saat
Bu arada, saat bahsi açılınca bir malzeme kutusundan elime seneler önce yapılmış bir saat devresi geçti. Hani yaşı ellinin üzerinde olanların hatırlayacağı MM5316 tümdevresiyle yapılmış olanlardan.
Yıllar öncesinden bir esinti: MM5316'lı saat devresi
MM5316, saat işaretini şebeke elektriğinden alır. E mâlum şehir şebeke elektriği ya bizim Ülkemizde ve Avrupa'da olduğu gibi 50 Hz, ya da Amerikanya'da olduğu gibi 60Hz frekansa sâhiptir. Başta ben de saat devresini öyle kurdum. Ama ikide bir kesilen elektrik sebebiyle saati her elektrik kesintisi sonrasında yeniden âyarlamak gerekiyordu. Bunun için MM5369 tümdevresinin ürettiği 50HZ'lik işâreti kullanmaya başladım. MM5316 vakum fluoresans tüplerle (VFD) çalışman üzere tasarlanmıştır. Ama VFD bulmanın -ve kullanmanın- zorluğundan dolayı bizler 7 parçalı LED gösterge (7 segment LED display) kullanmıştık. İşte yukarıdaki fotograf bu tarih öncesi devreye ait...
MM5316'nın VFD'li uygulama şeması (National'den)
Bu saat devresi ortaya çıkınca aklıma VFD'ler geldi. Vakti zamanında elime geçen VFD'leri yumuşak kağıtlar içine sararak saklamışım.
VFD tüpler
VFD tüpleri kullanmak zordur. Birkaç voltluk bir filaman gerilimi, ızgara (grid) ve anotlar için 25v civârında bir başka gerilim gerektirirler. Hassas bir cam tüp içindedir bu tüpler -veyâ göstergeler- kolayca kırılabilirler ve en kötü özelliklerinden birisi de -diğer gösterge türlerine göre görece kısa- belli bir kullanım ömürleri olmasıdır. Bütün bu kötü özelliklerine rağmen bir güzel yönü vardır VFD'lerin ışıl ışıl parıldarlar. Başka renkte üretetilebilse de çoğunlukla fosfor yeşili olan renkleri pek hoştur.
Sanırım VFD'lerin en kötü yanlarından birisi de veri noksanlığıdır. Pek çok tipin verisini bulmak çok zordur. Bu konu üzerinde düşünürken Youtube'da bulduğum bir video çok açıklayıcı ve yardımcı oldu bana.
Elimdeki VFD'leri "öğrenmek" için bir yardımcı devre kurdum. Bu devrede, iki adet "kart modül" kullandım. Birisi 5v'luk gerilimi düşüren, diğeri 28v'a kadar yükselten iki devre. Her ikisi de âyarlı.
VFD'nin çalıştırılması
Buradaki en önemli hususlardan bir tânesi filâman geriliminin belirlenmesidir. Yukarıdaki şematize çizimde filâman gerilimi (Vf) 3v olarak gösterilmiştir. Ancak sizin elinizdeki VFD'nin filâman Vf'si değişik olabilir. Bunun için -yukarıda bağlantısını verdiğim videoda çok iyi gösterildiği gibi, 1v'tan başlayıp 0.1v'luk adımlarla gerilimi 3v'a kadar yükseltmek, bunu yaparken de her bir adımda filâmanı gözlemek olacaktır. Filâmanın "hafifçe kızarmış" olması kâfi gerilim seviyesidir. Bu testi mutlaka gece vakti yapın ki, ortam ışınını kapatarak filâmanın durumunu gözleyebilesiniz.GPS üzerinden veya internet üzerinden aldığı işâretle çalışan çok hassas saatler yapmak artık çok kolay olsa da, -yaşımın gereği gâliba- bu eski MM5316'lı saat devresini VFD kullanarak "canlandırmak" düşüncesi dolaşıyor içimde.
Yaptığımda buradan paylaşacağım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder